Selçuk Üniversitesi Kovid-19 aşısı çalışmalarında umut oldu

Çin’de ortaya çıkan ve kısa sürede pandemiye dönüşen Korona virüse (Kovid-19) karşı birçok ülke seferber oldu. Salgının görüldüğü ilk günden itibaren sıkı tedbirler alan Türkiye’de de bilim insanları gecesini gündüzüne katarak çözüm yolu arıyor. Bütün insanlığı tehdit eden salgınla mücadelede umutları yeşerten haber, Selçuk Üniversitesinden geldi. Hayvan deneyleri aşaması tamamlanan aşı çalışmalarında önemli bir yol kat edildi. 

Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Metin Aksoy, Selçuk Üniversitesi Aşı Geliştirme ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Osman Erganiş ve ekibini ziyaret etti. Aşı çalışmasında gelinen son durumla ilgili bilgi alan Prof. Dr. Aksoy “Selçuk Üniversitesi olarak amacımız, koronavirüse (Kovid-19) karşı çözüm üretmek. Ülkemizde ve dünyada derman bekleyen binlerce, hatta milyonlarca hasta var. Böyle bir durum karşısında elbette duyarsız kalamazdık. Çünkü bizler komşusu açken uyuyamayan, uzanan yardım elinin bereketi katlayacağına inanan bir medeniyetin mensuplarıyız. İnsani yardım noktasında güçlü bir geleneğe sahip olan ülkemiz; doğal afetler, savaş, yoksulluk, toplumsal çatışmalar ve salgın nedeniyle zor durumda kalanların yanında yer almayı öncelikli görevi olarak kabul etmektedir.” dedi. 

“ELDE ETTİĞİMİZ BAŞARILARA YENİLERİ EKLENECEK”

Selçuk Üniversitesi olarak ülkemizin kültür sanatta olduğu kadar enerjide, ulaşımda, bilimde ve sağlıkta da lider ülke olması için gayret gösterdiklerini dile getiren Prof. Dr. Aksoy, “Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın da söylediği gibi 2023, 2053 gibi 2071’i de kendimize ufuk çizgisi olarak belirledik. Artık söz dinleyen değil, sözü dinlenen bir Türkiye var. Attığı her adımı dikkatle takip edilen, örnek alınan bir Türkiye var. “Geleneği Gelecekle Buluşturan Bir Dünya Üniversitesi” sloganıyla hareket eden Selçuk Üniversitesi, mazlumların yanında yer almayı şiar edinen güçlü Türkiye’nin daha da güçlenmesi için çabalıyor. Aşı çalışmalarımızı da bu perspektifte yürütüyoruz ve inanıyorum ki elde ettiğimiz başarılı sonuçlara yenileri eklenecek.” ifadelerini kullandı. 

“SELÇUK ÜNİVERSİTESİNİN, MERKEZ ÜSSÜNE DÖNÜŞMESİNİ İSTİYORUZ”

Selçuk Üniversitesi Veteriner Fakültesinde yürütülen aşı çalışmalarını yakından takip ettiklerini aktaran Prof. Dr. Aksoy, “Bu tarz projelerin belirli bir olgunluğa ulaşması bizleri memnun ediyor. Türkiye’nin eğitim ve enerji alanında başlattığı seferberlik, sağlık alanında da geçerli. Millî kaynaklara daha fazla ehemmiyet vermeye başladık. Bizim akademisyenlerimiz de artık uluslararası krizlere karşılık üretebileceğini gösterdi. İnsanlığın derdine deva olacak bütün çalışmalarda taşın altına elimizi koymaya hazırız. Bu konuda her türlü desteği verebileceğimizi belirtmek istiyorum. Selçuk Üniversitesinin bu tür çalışmalarla anılması bizler için gurur verici. Bölgede olmayan Deney Hayvanları Araştırma Merkezimiz var. Buranın alanını ve birimlerini genişletme çabası içerisindeyiz. Gelecek vaat eden bilim insanlarını başka yerlere göndermeden Üniversitemiz içerisinde çalışmalarına imkân sunmak gayretindeyiz. Selçuk Üniversitesinin; aşı çalışmaları gibi, sosyal bilimler gibi millî konuların üretimi noktasında bir merkez üssüne dönüşmesini istiyoruz. Biyolojik ve kimyasal saldırılara yönelik merkezlerin olması gerekiyor. Selçuk Üniversitesi merkez olmak için gayret ediyor. Köklü bir üniversite olan Selçuk Üniversitesi bu alanlarda da öncü olacak.” şeklinde konuştu.

“AŞI ÇALIŞMALARIMIZ, ÜLKEMİZİN KAZANIMIDIR”

Aşı çalışmalarına nisan ayında başladıklarını, inaktif aşı yaptıklarını ve 'SARS-CoV-2' virüsünü izole ettiklerini belirten Selçuk Üniversitesi Aşı Geliştirme ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Osman Erganiş de “Virüsün, Pendik Veterinerlik Araştırma Enstitüsü’nde biogüvenlik seviyesi 3 olan bir laboratuvarda üretilmesi için TÜBİTAK'a proje verdik. Hazırlanan aşıların fareler üzerindeki denemeleri tamamlandı. 5 farklı formülasyondan iki formülasyonun çok daha iyi sonuç verdiğini gördük. İkisi de inaktif. Türkiye’de bizim dışımızda yürütülen 12 proje daha var. Yürüttüğümüz bu aşı çalışmalarını ülkemizin en büyük kazanımlarından biri olarak görüyoruz. İstanbul’da Tarım Bakanlığına bağlı Pendik Veteriner Kontrol Araştırma Enstitüsünde biogüvenlikli laboratuvarlarımız olduğu için biyoloji ekibini oradan oluşturduk. Hastalardan aldığımız virüsleri ürettik. Gen dizilerini yaptık. Dünyada en yaygın olan, son bulaşıcılığı artan virüsü genetik olarak seçtik. Şu anda Sağlık Bakanlığının Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumuna dosyamızın başvuracağı temel değerleri elde ettik. Ocak ayından itibaren Sağlık Bakanlığının FAZ-1 çalışması için müsaade ettiği hastanelere aşıları teslim edeceğiz. Oralardan gelecek sonuçları – verileri bekleyeceğiz. FAZ-1 çalışması bittiğinde FAZ-2 çalışması başlayacak. FAZ-3 aşaması binlerce insan üzerinde test edilmesi demek. 2021’in ilk altı ayında bu sürecin tamamlanacağını tahmin ediyorum.” dedi. 

Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Metin Aksoy’a ziyarette; Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Emrullah Eken, Genel Sekreter Prof. Dr. Ahmet Tuğrul Polat, Veteriner Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Seyfullah Haliloğlu ve akademisyenler eşlik etti.