Kuraklık hububatta rekolte kaybına yol açacak mı? Konyalı isim cevapladı
Mevsimsel kuraklık, Konya dahil bazı bölgelerde daha ağır seviyelere geldi. Peki, kuraklık rekolte kaybına yol açacak mı, yaz yağışları kuraklığın önüne geçebilecek mi? Ulusal Hububat Konseyi Yönetim Kurulu Başkanı Özkan Taşpınar cevapladı.
Konya Haber: Bu kış beklenen yağışı alamayan Konya, Meteorolojinin yayımladığı yılın ilk risk haritasında olağanüstü kuraklık tehlikesi altındaki iller arasında yer alıyor.
Türkiye'nin en büyük tatlı su gölü olarak bilinen 656 kilometrekare yüz ölçüme sahip Beyşehir Gölü, Çarşamba Çayı ile Konya Ovası'nın sulanmasına katkı sağladığı gibi 400'ün üzerinde balıkçıya da geçim kaynağı oluyor.
Ancak iklim değişikliği ve bilinçsiz tarımsal sulama nedeniyle göldeki su, her geçen gün azalıyor. Mevsimsel kuraklık, Konya dahil bazı bölgelerde daha ağır seviyelere geldi.
Ulusal Hububat Konseyi Yönetim Kurulu Başkanı Özkan Taşpınar, bu yıl sulak alanlarda yapılan ekimlerde yüzde 20'ler seviyesinde artış gerçekleştiğini, bu artışın kuraklık nedeniyle oluşacak kayıpları kapatacağını söyledi.
Taşpınar, 2022 güz aylarından 2023 şubata kadar önemli kuraklık yaşandığını söyledi.
Ülke genelinde yaşanan mevsimsel kuraklığın bazı bölgelerde daha ağır seviyelere geldiğini anımsatan Taşpınar, "Arazide buğday, arpa, çavdar ve yulaf gibi ekili hububat var. Bundan sonraki süreçte de yazlık ürünler ekilmiş olacak. Hububatın suya ihtiyaç duyduğu zamanlar, ilk çıkış zamanlarıdır. İlk çıkış zamanındaki yağışlar sayesinde ekilen hububatın çoğunluğu rahat bir şekilde çıkabildi." diye konuştu.
"SULAK ALANLARDAKİ EKİMLERDE YÜZDE 20'LER SEVİYESİNDE ARTIŞ GERÇEKLEŞTİ"
Geçen yıl buğdayda rekoltenin yaklaşık 20 milyon ton olarak gerçekleştiğini dile getiren Taşpınar, şunları kaydetti:
"Türkiye genelinde 7 milyon hektar buğday ekim alanının yüzde 80'i kıraç, yüzde 20'si sulu olarak ekilmektedir. Yani 1,4 milyon hektar sulu, 5,6 milyon hektar kıraç alanda ekim yapılmaktaydı. Bu yıl sulu alanlarda kuraklık korkusu ve rakip ürünlerin fiyatlarında yükselişin az olmasından dolayı mısır, ayçiçeği gibi bir kısım ürün yerine buğday tercih edildi. Kıraç alanlarda da düşük bir miktar ekim alanı arttı. Bu nedenle buğday ekim alanları bir miktar arttı, 7,5 milyon hektar civarına ulaştı. Bu yıl sulak alanlarda yapılan ekimlerde yüzde 20'ler seviyesinde bir artış gerçekleşti. Dolayısıyla kuraklık nedeniyle verimde ufak bir rekolte kaybı olmuş olsa da sulak alanlarda ekilen hububat sayesinde de belirli bir yükseliş olacaktır. Ekim alanının artmasıyla ümit ediyoruz ki geçen yılki rekolteyi yakalayabileceğiz."
Taşpınar, ülke genelinde meteorolojik kuraklığın hakim olduğunu belirterek, şöyle konuştu:
"Meteorolojik kuraklık, hidrolojik kuraklık seviyelerine kadar yükseldi. Göllerde ve göletlerde, yer altı sularımızda önemli bir çekilme gerçekleşti. Kar ve yağmur yağışlarımız yetersiz oldu. Buna karşın hububatın suya en fazla ihtiyaç duyduğu dönemlerde yağışların gerçekleşmesi, hububatın sıkıntısını önemli derecede gidermiş oldu. Bundan sonraki nisan-mayıs yağışları da eğer düzenli şekilde devam ederse hububatta aşırı bir kuraklık yaşanmayabilir."
Kaynak:Anadolu Ajansı
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.