Konyaspor’un eski yıldızı Skubic’ten flaş açıklama! Ahmet’in ölümü etkiledi

20 yıllık futbol kariyerini Konyaspor'da sonlandıran Sloven Futbolcu Nejc Skubic, Slovenya medyasına özel açıklamalarda bulundu.

Skubic, futbolu bırakmasının nedenlerini ve Konyaspor taraftarları hakkında düşüncelerini paylaştı. Futbolu bırakmasında en önemli nedenin ailesine daha fazla vakit ayırmak olduğunu dile getiren Skubic, "Çocuklarınız olduğunda hayatınız değişiyor. Hayatınızı çocuklarınızın yetiştirilmesine bağlıyorsunuz, onlarla mümkün olduğunca fazla zaman geçirmek istiyorsunuz" dedi.

“HER ŞEYİN GEÇİCİ OLDUĞUNU ANLADIM”

Ahmet Çalık'ın trafik kazasında ölümünün kendisini derinden etkilediğini ifade eden Skubic, "Son yıllarda, birçok olay bana düşünecek çok şey verdi. Örneğin Kobe Bryant'ın ölümü ve bu yılki takım arkadaşım Ahmet Çalık'ın ölümü. Her şeyin ne kadar geçici olduğunu anlıyorsunuz. Bugün varsın ama yarın gitmiş olabilirsin. Bu yüzden bu dünyada benim için en önemli şey olan ailemle mümkün olduğunca çok zaman geçirmek istiyorum. Futbol kariyerim boyunca eşim ve ben, büyük oğlumuz Slovenya'da ilkokula gitmesini de planladık. Oğlum Lan 5 yaşında, yani şimdi Türkiye'den döndüğümüze göre, bir yıl daha anaokuluna devam edebilecek ve ardından arkadaşlarıyla okula gidebilecek. Bu onun için adaptasyonu çok daha kolay hale getirecek. Sadece kendime ailesine adamış bir aile babası değil, aynı zamanda gayrimenkul ve turizm dünyasında ek iş zorlukları bulan başarılı bir restorancı olarak yoluma devam etmek istiyorum."

“FUTBOLU BIRAKMA KARARINA ÇOK ŞAŞIRDILAR”

Futbolu bırakma kararını Şubat ayında aldığını dile getiren Skubic, açıklamısını şu şekilde sürdürdü: "Şubat ayında menajerimle iletişime geçtiler ve sözleşmeyi uzatmak istediklerini dile getirdiler. İlk başta ciddiye almadım çünkü Türkler bu konuda biraz daha yavaş. Mart ayında mutlaka tekrar geleceklerini söylediler ve sonra konuşuruz dedim kendi kendime. Ancak iki hafta sonra tekrar menajerimle iletişime geçtiler. Sonra kararımı söylemek zorunda kaldım. Önce teknik direktöre, sonra başkana. Futbolu bırakacağımı haberini duyunca çok şaşırdılar. İki hafta sonra başkanla tekrar konuştum ve kariyerime son verdiğimi söyledim ama beni pek ciddiye almadı. Sezon bitsin ondan sonra konuşuruz dedi. Ona kararımın kesin olduğunu tekrar söylemeye çalıştım ama eşimle tekrar konuşacağını ve sonunda her şeyin yoluna gireceğini söyledi."

“KARARIM MASUM BİR KUAFÖR ZİYARETİNDEN SONRA DUYULDU”

Konyaspor futbolu bırakma kararının eşinin bir kuaför ziyaretinden sonra duyulduğuna dikkat çeken Skubic, "Futbol kamuoyu futbolu bırakma kararımı masum bir kuaför ziyareti ile öğrendi. Bir cümle fazla ve sosyal medyanın gücü sayesinde bu kararım duyuldu. Doğrusunu söylemek gerekirse her şeyi bir kuaför başlattı. Bunu söyleyen kuaföre kesinlikle kızmadım. Ancak bu, sezonun bitiminden üç hafta önceydi. Ama aynı zamanda taraftarlarımız, kulübümüzle güzel bir şekilde ayrılmak istedim. Kuaförün bu açıklamasının ardından kulüp, kariyerime son verdiğime dair bir açıklama yaptı. Fikrimi değiştireceğime dair söz vermelerine rağmen, son iç saha maçından önce tekrar teknik direktörümüzün yanına gittim ve ayrılışımın kesin olduğunu söyledim" dedi.

“PERİ MASALI GİBİYDİ, BEBEK GİBİ AĞLADIM”

Konyaspor'daki son maçına kaptan olarak çıktığını kaydeden Skubic, sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Konyaspor taraftarları, benim için dünyanın en iyi taraftarları benim için unutulmaz bir akşam hazırladılar. 15 Mayıstı, hayatımın en zor maçı oynandı. Her şey duygu yüklüydü. İki oğlum da oyun alanında benimleydi, eşim de vardı. Güzel bir akşamdı, bir peri masalı gibiydi. Takım arkadaşlarım benim için bir sürpriz hazırladı, büyük bir onur, çünkü Hatayspor'a karşı son maçta kaptan olmayı başardım. Maçı 3-1 kazandık. Duygularıma yenildim. Bir bebek gibi ağladım. Maçtan sonra herkese teşekkür etmek için sadece birkaç cümle toplayabildim. Sonra taraftarlarımıza veda ettim, gerçekten duygusal bir maçtı."

“TÜRKİYE BENİM İKİNCİ EVİM”

Konyaspor taraftarları hakkındaki düşüncelerini de dile getiren Skubic, sözlerini şu şekilde bitirdi: "Türkiye'de ilk sezonumda üst üste 17 maç yenilmememiz bana çok yardımcı oldu. O sırada üçüncüydük ve tarihin en iyi sezonu olan kupayı kazandık. O zaman Konyaspor taraftarlarıyla müthiş bir bağ kurdum. Beni bağırlarına bastılar. Türkler, mücadeleci ve fanatik olmanızı nasıl takdir edeceklerini çok iyi biliyorlar. Kalbini sahada bırakırsan o zaman hayranlar seni çok seviyorlar. Ama biraz farklı olduğunuzu görürlerse, sizi çabucak silerler. Konyaspor taraftarları beni kendilerinden biri olarak kabul ettiler, ben de onları çok sevdim. Türkiye benim ikinci evim ve her zaman da öyle olacak. Bu ülkede sevildiğimi hissettim. Türkleri seviyorum.. Bu ülkeyi sevdiğim için her yıl Türkiye'yi ziyaret edeceğim."

Konya dev organizasyona hazırlanıyor