Ligin ilk yarısı bitti. Konyaspor’un hanesinde ise cevaplanmamış sorular, kaçan puanlar ve büyüyen bir endişe var.

Kayserispor karşısında uzatma dakikalarında gelen gol sadece iki puanı değil, toparlanıyoruz umudunu da alıp götürdü.

Maçın özeti aslında sezonun özeti gibi. Dengeli bir ilk yarı, kısır bir oyun, ardından Umut Nayir’in sahneye çıkışı…

Tecrübeli golcü 63. dakikada attığı golle takımını öne geçiriyor, Süper Lig’deki 8. golüne imza atıyor. Skor olarak öndeyiz, tribün ayakta, kontrol sende.

Ama bitmiyor. Bitiremiyorsun.

90+3’te gelen gol tesadüf mü? Hayır. Bu, haftalardır biriken kırılganlığın sonucu. Konyaspor öne geçiyor ama oyunu kapatamıyor. Skoru koruyamıyor.

Yedi maçtır galibiyet yok. Çağdaş Atan yönetiminde hala kazanamayan bir Konyaspor var. Ligin ilk yarısını 12. sırada bitiren bir Konyaspor var.

Şunu açık açık söylemek gerekiyor:

Bu kadro ile ikinci yarı çok tehlikeli.

Düşme hattı şu an uzak gibi görünebilir ama oyun bunu söylemiyor. Puan tablosu aldatır, sahadaki görüntü yalan söylemez.

İşte bu yüzden transfer artık bir zorunluluk. Devre arasında nokta değil, ciddi transferler şart. Sadece sayı değil, Skoru tutacak, takımı ayağa kaldıracak oyuncular lazım.

Deniz Türüç’ün Konya’ya gelmesi bu açıdan önemli bir adım. Oyuncu ile prensip anlaşmasına varılması, 2 Ocak’ta transferin resmiyet kazanacak olması umut verir. Ama tek başına yetmez. Bu takımın bir değil, birkaç tane ilk 11 oyuncusuna ihtiyacı var.

Çünkü sorun sadece gol atmak değil.

Sorun; öne geçtiğinde maçı bitirememek.

Sorun; uzatma dakikalarından korkar hale gelmek.

Sorun; kazanmayı unutan bir ruh hali.

Konyaspor için ikinci yarı ya yeniden doğuş olacak ya da ağır bir hesaplaşma.

Zaman dar, hata payı sıfıra yakın.