Aidin Salih kimdir?

MODERN TIP MI? GELENEKSEL TIP MI?

Aidin Salih kimdir?

Modern tıp günden güne ilerlerken birçok soru işareti de kendisiyle beraber büyüyor. Bunun yanında son yıllarda alternatif tıp olarak da adlandırılan bir başka bakış açısı da modern tıbbı sorgulatır hale getiriyor. Bir yandan aktarlar ya da bitkisel ilaçlar satan firmalar büyürken bir taraftan da ilaç şirketleri kazançlarına kazanç katıyor. Ve aslında her iki bakış açısı da etik değerleri göz önünde bulundurmadığı zaman kaybedilen şey insan hayatı oluyor.

Son zamanlarda modern tıbbın karşısında çok güçlü bir isim var?

AİDİN SALİH…

Peki Aidin Salih Kimdir?

İşte Aidin Salih’in Hayatı

2014 yılında hayatını kaybeden Salih, 1943 yılında Ukrayna’nın Brusovka köyünde dünyaya geldi. II. Dünya savaşı sırasında hem de Alman Ordusu’nun işgali altında geçen zor bir çocukluk döneminden sonra ilkokul, ortaokul ve liseyi başarıyla tamamladı ve ardından Lugansk şehrinde Tıp Koleji’nden mezun oldu.

Modern tıbbın temel prensiplerine karşı kuşkusu bu dönemde artan Aidin Salih bu kuşkuyu bertaraf etmek için, 1972 yılında Taşkent Üniversitesi’nin Biyoloji Bölümü’nde okumaya başladı ve 1977 yılında mezun oldu.

Sovyetler ‘de 1970’li yıllarında hastalıklar ve tedavi şekillerinin alternatif yöntemleriyle ilgili başlayan akımla birlikte su oruçlarıyla ve daha birçok farklı tedavi yöntemiyle tanışan Aidin Salih bu tedavi yöntemlerinin yeterliliğine inanmamış ve İbn-i Sina’yı incelemeye başladıktan sonra Müslüman olmasıyla aradığını bulmuştur. Çünkü o insanı en iyi bilen Yaradan’ın kitabı KURAN-I KERİM’le ve Hadis-i Şeriflerle tanışmıştır...

Özbekistan muhalefet lideri olan eşi Muhammed Salih’in seçimler sonucunda tutuklanması ve 1993 yılında Türkiye’ye kaçmasıyla Aidin Salih de aynı yılın Mayıs ayında çocukları ile İstanbul’a geldi.  Fakat bir yıl sonra sınır dışı edilen aile tekrar Avrupa’ya gitmek zorunda kaldı ve on yıla yakın Norveç ve Almanya’da sürgün hayatı yaşadı.

 Daha sonraki yıllarda Almanya’da kaldıkları zamanları anlatan Aidin Salih, sürekli mercimek çorbası içtiklerini, çok ucuz bir ekmek yediklerini ifade ederken; daha iyi bir ekmek alabilmek istediğinde, eşinin; “halkım zor durumdayken biz nasıl bu ekmeği yiyebiliriz” dediğini; ancak Özbekistan’dan gelen bir misafirin, Salihlerin evinde iki üç gün kaldıktan sonra, aynı yemeklerden usanarak “sizler etli yemek yemiyor musunuz? … Bizde etsiz yemeği kimse yemez”, dediğini tebessümle anlatmıştır.

Aidin Salih ve ailesi sürgün yılları boyunca Türkiye özlemi ile yaşamış ve nihayet onlara Recep Tayyip Erdoğan’ın davetiyle 2005 yılında Türkiye ye giriş izni verilmiştir.

“GERÇEK TIP Yitik Şifanın İzinde”

Ömrünün son on yılını Türkiye’de geçiren Aidin Salih bu sürede İslam Tıbbı alanında büyük hizmet etmiş ve bu alanda talebeler yetiştirmiştir.   “GERÇEK TIP Yitik Şifanın İzinde” kitabının ilk baskısıyla birlikte, Türkiye Yazarlar Birliği’nde dersler vermeye başlayan Aidin Salih o sırada birçok hacamat ustası ve talebeler de yetiştirdi.

Aidin Salih’in hayatı kadar, ölümü de önemli dersler içeriyordu. Peygamber Efendimiz (s.a.s) in “Ölümümü seviyorum” Hadis-i Şerif’ini en çarpıcı dille vurgularken; ölümü özlemle bekleyen sayılı kullardan olduğunu hayatının her alanında gösteriyordu. Aidin Salih’in bu hassasiyeti vasiyetine de yansıdı vefatından sonra çok az suyla yıkanmak istediğini, tabutunun sirkeyle silinmesini, içine gül suyu dökülmesini, kefeninin içine çörek otu konulmasını, yıkandıktan sonra birkaç defa daha tütsü yapılmasını, kimsenin ağlamamasını sevdiklerine ifade etti.

 

 

 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.