Siyaset yorumcularının en zorlandığı soru bu.

Anlaşılması en zor parti CHP… Ne yapsalar, ne etseler boş… Olmuyor…Olmuyor…

Kılıçdaroğlu 12.yenilgisini aldı. Ancak sanılmasın ki mağlubiyet sayısı 12… Bu sayı Erdoğan karşısında CHP’in 12’inci yenilgisi değil, Kılıçdaroğlu’nun yenilgi sayısı.  Bir de Baykal dönemi yenilgileri var. İnanın onların sayısını hatırlamıyorum.

Merkez sağda bir parti bu kadar yenilgi alsaydı liderleri bu kadar süre başta kalır mıydı? Sanmam.

Hani bunlar Avrupa’yı örnek alıyordu. Hani bunlar ilerici, hangi bunlar çağdaştı.

Külahıma anlat… Biz kimin ne olduğunu iyi biliriz.

Seçimlerden önce Millet İttifakı’nın tüm bileşenleri muhtemel bir yenilgi sonrasında Kılıçdaroğlu’nun istifa edeceğini düşünüyordu.  Sadece düşünmüyordu, düşündüklerini dillendiriyordu da…

Ne oldu? Hani istifa?

Edindiğim kısıtlı bilgi ve hislerime göre CHP genel merkezinde durum şu: İttifak ortakları ve Kılıçdaroğlu’nun yakın çevresi istifa veya kurultay gibi bir seçeneğin yerel seçimlerden sonra ele alınması gerektiğini düşünüyor. Ellerinde yerel seçim gibi güçlü bir argüman var. “Şurada yerel seçimlere ne kaldı ki? Şimdi yapılacak bir istifa yerel seçimleri tehlikeye sokar. Kirleri, pasları, tozları halının altına süpürelim, yerel seçimlerden sonra duruma göre hareket ederiz. Halının altını Mart 2024’ten sonra süpürürüz.  Başarılı olmak için ittifakı da dağıtmayalım”.

Kılıçdaroğlu kurmaylarının düşüncesi bu… Zaman kazanmaya çalışıyorlar.

Peki, tüm CHP’liler böyle mi düşünüyor?

Hayır.

Şu günlerde en güçlü grup İmamoğlu grubu… Bu grup;  ‘fırsat bu fırsat, yenilginin sıcaklığı ile bu işi bitirelim. Yeter artık. ‘ şeklinde düşünüyor. Onlardan bazıları yerel seçimleri ‘Truva atı’ olarak görüyor. Olası bir yenilgi durumunda İmamoğlu’nun siyaset sahnesinden silineceğini öngörüyorlar.

Haksız değiller. Her seçim beraberinde bir risk taşır. Ya seçilemezse…

Başka bir alternatif yok mu?

Var. Bazıları en uygun zamanda kurultay yapılmasını, başkanlığa aday olacak herkesin kurultayda kozlarını paylaşmasını ve CHP’yi ileriye taşıyacak kişinin burada belirlenmesini istiyor.

Ancak bunlar CHP’deki delege yapısını ya iyi bilmiyorlar, ya da çaresizlik içerisindeler. Delegelerin tamamına yakını Kılıçdaroğlu taraftarı. Olağan dışı bir durum oluşmadıkça kurultayda Kılıcdaroğlu’nun dediği olur.

Başta söylemiştik. CHP’yi yorumlamak da, CHP’ye kurtuluş yolu göstermek de zor.

Diyeceksiniz ki ‘CHP’yi düşünmek sana mı kaldı?’

E Vallahi haklısınız. Ne diyeyim?

Haliyle CHP de bir ülke meselesi, düşünmeden edemiyoruz. Malum,  Türkiye’nin en büyük meselelerinden biri muhalefet meselesi…