OYUN, EZİYET, İŞKENCE...
Galatasaray galibiyetinin kimseyi yanıltmaması gerektiğini hem yazımda hemde yayınımda belirtmiştim. Geçtiğimiz hafta İstanbul’da son dakikada bulduğumuz golle Ümraniye’den puanı kurtarmak, bu Cuma ise işkence gibi izlediğimiz maçta Antalya’ya da 1 puan hediye etmek. G.S galibiyetinin bir öneminin kalmadığı anlamına geliyor.
Öyle ki, Antalya maçında kendi sahamızda deplasman takımı gibiydik. Bilinçsiz geliştirilen ataklar, beceriksizlikler, şanssızlıklar 2 puan kaybına neden olurken, karşımızda ne yaptığını bilen, daha organize olan, oyun disiplininden hiç kopmayan, hatta gerçekçi olmak gerekirse onların bile 2 puan kaybettiği Antalyaspor takımını izledik. Ancak şunuda belirtlmeliyim ki, Konyaspor sahada kötüleri oynarken, rakip takımdada bu kadar düzgün organize varken, profesyonel dizi oyuncularına taş çıkaran rollere bürünmelerine neden ihtiyaç duyduklarına anlam veremedim. Zaten ne istediğini bilen bir Antalya takımı vardı. Sonuçta kötü Konyaspor’dan 1 puan alarak 100 – 150 kadar gelen taraftarını sevindiren Kırmızı beyazlılar, Konya’ya artistlik yapmaya, güzel oyununu çirkinleştirmeye, oyunu çirkinleştirerek Konyaspor’un oyun oynamasına izin vermemeye yeminli gelmiş gibiydiler.Konyaspor’a gelince, tribünde, televizyonları başında, telefonda v.b.bir şekilde izleyenlere oyun değil eziyet izlettirdiler. Orucunu açıp apar topar stada gelenler, yada stadyum yakınlarında orucunu açanlar, böylesine rezil bir oyun izlemeyi haketmiyorlar. Oyuncularında bazılarının oruçlu olduklarını biliyoruz, Allah kabul etsin ancak, rakip takıma kendi sahanda teslim oyunu oynamakta neyin nesi anlamak mümkün değil. Allah’tan Galatasaray maçını almışız ve sonrasında iki puan daha alarak orta sıralardaki yerimizi sağlamlaştırmışız.
Bir cümlede sayın Stajonevic’e. Nasıl bi teknik direktörlük anlayışı, nasıl bir oyun okuyamamazlık anlamış değilim. Kardeşim kendi sahanda kendi taraftarınla oynuyorsun, sana gol lazım ama sen ne yapıyorsun gol atacak iki forvetin ikisini birden oyundan alıyorsun. Gol atacak adam yok, yani beraberliğe razısın. Yok böyle bi dünya. Senin teknik direktörlük anlayışın buysa , kusura bakma geçen sene elde ettiğin başarının tesadüften başka bir şey olmadığını kendin kanıtlamış oldun. ma yok oyuncu değişikliklerini bu şekilde yapman bizzat kendi düşüncen değilse onuda bilemem. O zaman double hata ile kendine ekstradan bir eksi puan daha eklenmiştir. Oyun rezil, sonuç rezil, yapacak bir şey yok. Bu senenin böyle geçmesini isteyenler, geçen sezonu düşünüp onun üzerine nasıl koyarız’ın hesabını yapan taraftarların vebalini almışlardır. Böyle bir eziyeti, böyle bir işkenceyi, böyle kötü sonuçları Konyaspor’a lâyık görenler, geçen sezonun ardından alkışlanmayı, takdir edilmeyi, beklemesinler.
Bay geçeceğimiz bu haftadan sonra, hayalini kurduğumuz , rüyalarımıza giren Avrupa’yı, kendilerine hedef haline getirmiş olan Adana Demir’i ağırlayacağız. Aralar bize iyi gelmiyor ama, bakalım bay geçeceğimiz haftanın ardından neler yaşayacağız.
Kalın sağlıcakla.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.