Son dakikada alınan beraberlik başarı sayılmaz.Artık resmen asansör takım olduğumuzu söyleyebilirim. Konya Spor'da durumun buraya evrileceğini daha lig başlamadan söylemiş ve yazmıştım. Perşembenin gelişi çarşambadan belli olur demişler. Elimizdeki malzeme bu. Karagümrük maçında gördük ki bu kadroyla olmuyor. Bu kadroyla bu kadar.

Aslında futbol çok da karmaşık bilgilere haiz bir alan değil. Sporun içerisindeki, futbolun içerisindeki herkes mantığını kolaylıkla anlayabilir. Sezon iki önemli hazırlıkla başlar. Birincisi sezona fiziki olarak, teknik olarak ne kadar hazırlandığınız konusu. Diğeri takım olarak, takımın oyuncu gücü olarak ligi ne kadar forse edeceğiniz mevzusu…Eğer futbolcular pahalı diye bütün transferi son haftaya bırakırsanız artık kısmetinize ne çıkarsa…Hani mahalle pazarına giderken alışverişi akşam saatlerine denk getirme meselesi gibi… Eğer akşama doğru pazara uğradıysanız ucuz sebze bulabilirsiniz. Ama işte bulabildiğinizi almak zorunda kalırsınız. Kaliteye bakmazsınız. Konyaspor da öyle yaptı. Bir önceki yazımda belirtmiştim. Sorun ne hocada ne de... Sorun ta yaz döneminde yapılan transferlerde. İstediğiniz iyi hocaya getirin. Takım iyi değilse yapılacak bir şey yok. Bazen motivasyonla, moralle oynatan hocalar yok mu? Var. Bu moral bir maç, iki maç hadi maksimum üç maç etkili olabiliyor. Siz futbolcuyu hormonlamak gibi bir metotla motive ediyorsunuz ve takım bir iki hafta puan alabiliyor. Ben şahsen bu yolla da oynayacak bir oyuncu kadrosu görmüyorum Konyaspor’da . Nihayetinde Karagümrük ile karşılaştık ve Karagümrük puan cetveline baktığımızda neredeyse bizimle aynı puana sahip bir takım. Peki ne oldu? Son dakikada 1 puan aldık. Sevinilecek bir durum değil. Kendi sahamızda oynuyoruz.

Sizinle eş güce sahip, eş puana sahip bir takımla oynadığınızda kendinizi görürsünüz. Kendi gücünüzü daha iyi test etme şansınız olur. Büyük takımlardan herhangi biriyle, üst sıralardaki takımlardan herhangi biriyle oynadığınızda belki gerçek gücünüz ortaya çıkmayabilir. Ama bugün kendi sahamızda gördük ki bu takım iyi değil. Bu takımın iyi olduğu ilk üç dört hafta vardı ama o zaman diğer takımlar henüz lige hazır değildi. Onlar da lige hazırlandıklarında gerçek gücümüz ortaya çıktı. Açıkça söyleyeyim bu takıma Fatih Terim'i de getirirseniz herhangi bir şey olmaz.

Yapacak fazlaca bir şey yok Bu takımla biz devre arasına kadar gitmek zorundayız. Peki devre arasında yapılabilecek iyi transferlerle takım düzelir mi? Düzelebilir elbette ancak alabilecek miyiz, bulabilecek miyiz? Mesele bu. Yani geçen haftaki yazımda anlattığım gibi mesele hoca ve oyuncular değil , mesele yönetim ve para…Eğer paranız varsa devre arasında iyi oyuncular satın alabilirsiniz. Ve şimdiden, ligin birinci yarısının ortalarında söyleyeyim. Eğer bu takımın düşmesini istemiyorsanız şimdiden alacağınız oyuncuları belirlemeniz ve şimdiden sanki transfer başlıyormuş gibi görüşmeler yapmanız gerekir. Eğer bunu yapmıyorsanız ikinci devre içinde fazlaca umutlu olmaya gerek olmaz. Maalesef durumumuz bu. Geçen hafta Pendik hezimeti, bu hafta Karagümrük beraberliği…

Gelecek hafta zaten Trabzon'dayız. Trabzon Fenerbahçe'yi yendi, çok moralli. Trabzon'da iyi bir sonuçla dönebileceğimizi tahmin etmek mantıkken mümkün değil. Olmaz mı? Olur. Oyuncular genelde büyük takımlara karşı iyi oynamaya çalışırlar. Devre arası geliyor, kendilerini iyi pazarlamaya çalışırlar. Ama benim umudum yok. Bu takım düşmeye doğru gidiyor. Eğer düşmesi istenmiyorsa şimdiden bir şeyler yapılması gerekiyor. Gecikmeden hemen.

Yazıyı yazma aşamasında yönetimin genel kurul kararı aldığı haberi geldi. İşte en sıkıntılı süreç bu. En korktuğum durum… Yeni bir başkan ve yönetim bulmak öyle kolay değil. Gelen yönetimin de yapacağı fazlaca bir şey olmaz. Konyaspor’u çözümsüzlüğe doğru sürüklememek gerekir. Aklıselim hareket etme zamanı. Aksi halde… Düşünmek bile istemiyorum.

Konyaspor 1 puanı son dakikada kurtardı

Konyaspor'da Olağanüstü Genel Kurul kararı

Hakan Keleş olağanüstü kongre kararını değerlendirdi