Utanmadan, sıkılmadan taraftarının gözlerinin içine baka baka oyun oynadılar. Süper Kupa bahane kriz şahaneydi.

Dünyaya ayar veren Türkiye’yi başka türlü yenemeyeceklerdi.

Gözlerden uzak bir yerde kurgulanacaktı.

Sabahında başladılar.

Kriz çıkacak dediler.

Kendi sahalarında atadan dem vurmayanlar, tişört giymeyenlerin aklına nedense tişört yaptırmak geldi.

Uğurlarken atadan eser yokken, gittikleri yerde valizlerini açtılar ve krizi çıkardılar.

Kolay iş. 36 tişörtle 36 saatlik gerginlik.

Başladılar Mekke’ye, kutsal topraklara, yönetimine küfretmeye.

CHP ve yandaşları aldı eline sazı vurdu tele: Maça çıkmayın. Dönün gelin.

Büyükelçilik, konsolosluk sokaklarının adını değiştiriyoruz.

Yok atamız sokaklardan bakıyor. Yok karşılıyoruz.

Karşılarken tişörtlerinizi giymeyi mi unuttunuz, yoksa 90 dakikalık krizde, pardon oyunda yorulup aklınıza mı gelmedi?

Bu yoğurtlar ekşidi baylar. Siz güzel oynadığınızı düşünebilirsiniz ama, bu millet kül yutmaz.