Ne sorun hoca, ne çözüm Keleş…
3-0 gibi ağır bir skorla yenildiğimiz Adana Demirspor’un teknik direktörünün geçmişine bir kez daha bakma gereği duydum. ‘Acaba adam iyi bir hocalık kariyerine sahip de ben mi atladım’ diye…
Yok. Adamın hocalık deneyimi benim bildiğim kadar. Helal olsun.
Hocalar; doğru yönetilen, kadro derinliği olan, iyi oyunculardan müteşekkil takımlardaki başarılı olur. Bunlardan hangisi Konyaspor’da var?
Hoca çıkıp top oynayacak değil ya… Veya gerektiğinde elini cebine atmak gibi bir görevi de yok hocanın.
Kaç gündür Konya’da hangi hoca getirilecek diye merak ediliyordu. Bir sihirbaz hoca gelecek kötü gidişata son verecek, torbadan galibiyet çıkaracak…
Sezon başında yapılan hatalar hoca değiştirilerek çözülemez. Transferin son haftasında ucuz oyuncu alarak kadro kurulmaz. Mahalle pazarına güneş batarken uğrayıp ucuza sebze-meyve temin edip ihtiyacınızı karşılaşabilirsiniz. Ama işte alaca karanlıkta ucuza kapatacağınız sebzenin yüzde kaçından istifade edeceğiniz şansınıza bağlı.
Şansa gidiyoruz, şansa oynuyoruz, şansa sonuç bekliyoruz.
Neden; Sergen, Aykut gibi hocalar Konya’ya gelmek istemedi? Siz benden daha iyi biliyorsunuz.
Bir yönetimin yapabileceği en son hata taraftarı karşısına almak. Adana stadyumundaki seyirciyi görünce kendimden geçtim. Stat neredeyse tıklım tıklım. Hani nerede o Konya’nın ateşli taraftarı…
Ne derece doğru bilmiyorum. Zamanın Milli Eğitim Bakanlarından birinin ‘okullar olmazsa ben iyi bakanlık yaparım’ dediği söylenir. Konyaspor yönetimi de sanırım ‘taraftar gelmezse daha rahat ederiz’ diye düşünüyor.
Bilet fiyatları el yakıyor…
Basın toplantılarında taraftar eleştiriliyor…
Taraftara ne yapması gerektiğine dair akıl veriliyor…
Yönetimin bilmesi gereken futbolun birinci kuralı ‘taraftar her zaman haklıdır’ kuralı…Yönetim taraftarı karşısına alarak bir adım ileri gidemez.
Bu yönetimin futbolun diğer bileşenlerden gelen eleştirilere de kulağı kapalı. Aba altında sopa gösteriliyor. ‘Madem öyle biz genel kurula gittik yönetime talip olsaydınız’ , ‘bizden daha paralı bir yönetim geldi de biz mi bırakmadık’ , ‘futbolun para kaynağı dinamiklerine biz daha yakınız’ veya ‘kulübün bu kadar borcu var biliyor musunuz.’ tarzı yönetim anlayışı doğru değil.
Madem böyleydi o zaman transfer sezonu başlamadan ‘bu şartlarda takımı ayakta tutmamız mümkün değil’ deyip o zaman bıraksaydınız. Hoca ile devam kararı alıp transfer dönemi kapandıktan sonra hangi yönetim kulübe talip olabilir ki? Yapmayın. İçinde bulunulan nazik dönemin hassasiyetlerinden yararlanıp durum üstünlüğü sağlamaya çalışmayın.
Bakınız futbolda her şey olabilir. Oluyor da… Konyaspor birçok sıkıntılı dönemi doğru tedbirlerle aştı. Eleştiriyi kabul etme erdemi, taraftarı karşıya değil yanına ve hatta arkana alma hüneri ve işi bilenlerle istişarelerde bulunma geleneği ile sıcak bir ortam oluşturulabilir.
Ben söyleyeyim, bu mesele hocayla falan çözülmez.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.