Teşekkürler Konyaspor ama bir daha olmasın…!
Zor bir yıl geçirdik.
Koca bir sezon boyunca öldük, öldük, dirildik.
Adı Fenerbahçe’den sonra Konyaspor ile özdeşleşen Aykut Kocaman’ın teknik direktör olarak hayal kırıklığı yaşattığı sezonu son maçlardaki üstün performans ile tamamladık.
Şampiyonluk için yarışan iki takımı üst üste yenerek geçen hafta ligde kalmayı başaran Konyaspor’u tebrik ediyoruz. Başkanı, yönetimi, Bülent Hoca’yı ve futbolcuları…
Ancak gelecek yıllarda aynı korkulu rüyayı görmek de istemiyoruz.
‘Bu son olsun’ diyoruz.
Türkiye kupası alan, Avrupa’da ülkemizi temsil eden bir takımın bu yıl düştüğü durum taraftarı, tüm kenti çok üzdü.
Gelecek yıllarda düşmek için değil, Avrupa için, şampiyonluk için oynayan bir takım görmek istiyoruz. Bu şehir, bu taraftar bunu hak ediyor. Kentin sahip olduğu spor altyapısı bunu hak ediyor. Yerel yönetimlerin uyumlu desteği bunu hak ediyor.
Son maç için söylenecek fazlaca bir şey yok.
Trabzonspor’un Avrupa’dan men edilmesi halinde ligi beşinci bitiren takımın Avrupa’ya gideceği ihtimali bulunuyordu. Bu nedenle Alanyaspor 5.lik için oynadı ve kazandı. Galatasaray’da geçmiş olsun. Konyaspor geçen hafta lige tutunmayı başarınca haliyle rehavete girdi. Buna rağmen maçı uzun süre önde götürmesi de ayrı bir başarıydı. Ancak sonunu getiremedi ve mağlup olduk. Olsun, zaten bu maç için fazlaca bir beklentimiz yoktu. Canları sağ olsun.
Konyaspor’un Aykut’un gidişinden sonra vermiş olduğu en doğru karar Bülent Hoca’yı takımın başına getirmesiydi.
Bülent Korkmaz, iddialı, genç, karakterli ve futbol bilgi ve tekniği iyi olan bir hoca. Forvetsiz bir Konyaspor’u ligde tutma başarısı zaten çok şey anlatıyor.
Öyle tahmin ediyorum ki, yönetimin de, hocanın da geçen hafta ile birlikte aklı gelecek yılın takımında. Kimler gidecek, kimler kalacak? TFF’nin yerli ve yabancı futbolcu sayısı ile ilgili almış olduğu kararlar nasıl uygulanacak? Tüm takımlarda olduğu gibi ekonomik sıkıntılar nasıl çözülecek? Bunları düşünüyor, bunları konuşuyorlar.
Konyaspor uzun süre Aykut Kocaman modeli ile şekillendi. Yani ‘gol atmasa da gol yemeyen-yenmese de yenilmeyen’ bir takım modeli. Şimdi hızlı bir şeklide bu modelden sıyrılmak gerekecek. İyi oynayan, oynadığı futbolu zevk veren, gol atan-gol yiyen ama yediğinden fazlasını atan bir takım.
Bu yılki tecrübeler gösterdi ki forvetsiz olmaz. Forvet hattının çok alternatifli olması şart.
Konyaspor iskeletinde iyi futbolcular var. Onları takımda tutmak gerekiyor. Zaten sıkıntının nerede olduğu da belli. Ona göre hareket edilmesi icap edecek.
Tabii ki TFF’nin yerli oyuncu sayısını da dikkate almak zorunluluğu var. Yani yerli futbolcu transfer edeceğiz. Türkiye’de tüm takımlar yerli futbolculara yöneleceği için elimizi çabuk tutmamız gerekiyor. Ben bu konuda yönetime de hocaya da güveniyorum.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.