28 Şubat meslek liselerini bitirmişti. 28 Şubat’ın mimarlarının İmam Hatipleri hedef alarak eğitim düzeninde yaptıkları değişiklikler meslek liselerine olan talebi sona erdirdi. Etkisini yıllar sonra gösteren bu vahim uygulamanın ardından kalifiye orta eleman sıkıntısı yaşanmaya başlandı. 

Sonraki yıllarda bu hata düzeltilmeye çalışıldıysa da başarılamadı. Meslek Liseleri ile ilgili oluşan olumsuz algıyı yıkmak mümkün olmadı. Meslek Liseleri daha ziyade sınavlarda düşük puan alan öğrencilerin gittiği okullar oldular. 

Konya, Mehmet Tuza Pakpen Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ile meslek liselerine karşı oluşan olumsuz algıyı ortadan kaldırmaya dönük önemli bir mesafe kat etti. Okulun diğer Meslek Liseleri’nden o kadar çok fazlası var ki, saymakla bitmez. Bazılarını aktarayım. 

Okul’da dersler gün boyu sürüyor. Öğlen tatili 1.5 saat. Bu süre zarfında öğrenciler okulun özel hazırlanmış sosyal alanlarında çeşitli etkinlikler yapabiliyor veya dinlenebiliyorlar. 

Okulda her gün dört çeşit yemek veriliyor ve yemeklerden para alınmıyor. 

LGS’de ilk 30’da okulu kazanan öğrencilere ayda 300 TL burs veriliyor.  Organize Sanayi Müdürlüğü ve Konya Sanayi Odası okulun birçok ihtiyacının karşılanmasında yardımcı oluyor.  Burs, sonraki yıllarda başarı sıralamasına göre ilk 30’a girenlere veriliyor. Böylece öğrenciler ilk 30’a girmek için kendi aralarında sürekli yarışıyorlar. 

Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu üç bölümde eğitim veriliyor. Endüstriyel Otomasyon Teknolojileri, Makine Teknolojisi ve Metal Teknolojisi. Bir dördüncü bölüm olarak Savunma Teknolojileri konulmak isteniyor. Konu ile ilgili çalışmalar devam ediyor. 

Milli Eğitim Müdürü Seyit Ali Büyük, Selçuklu Milli Eğitim Müdürü Turan Kayacılar ve Okul  Müdürü Tayyip Sarı okul üzerinde adeta titriyor.  Konya Sanayi Odası  ve  OSBÜK Başkanı Memiş Kütükçü, okulu kendi okulları olarak gördüğünden her türlü desteği esirgemiyor. Konyalı büyük sanayiciler okulu kendileri için büyük bir nimet olarak görüyor. Öğrencilere kendi fabrikalarında staj imkanı tanıyorlar. 

Bu yılki eğitim-öğretim yılı açılış programlarından biri bu okulda yapıldı. Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, bir mühendis olarak okulu önemsediğini söyledi. Vali Cüneyit Orhan Toprak’da aynı şekilde okulun önemine vurgu yaptı. 

Okulu bitirenler ustalık belgesi ve teknisyenlik diploması alıyorlar. Bu belgelerle isteyenler hemen işyeri açabiliyorlar. Üniversiteye gitmek istemeyenler veya giremeyenler  sanayideki marka kuruluşlarda iyi maaşlarla hemen iş bulabiliyorlar. Üniversite sınavlarında M.T.O.K bölümlerini (kendi okudukları bölümler)  tercih ettiklerinde ortaöğretim başarı puanları 0.12 ile çarpıldığından dolayı diğer öğrencilere göre daha avantajlı oluyorlar. Bu avantaj üniversite sınavı şartlarında büyük önem arz ediyor. 

Okulun dört katlı 200 kapasiteli yurdu da bulunuyor. Dışarıdan gelen veya şehir merkezinde oturdukları halde yurtta kalmak isteyenler bu imkândan yararlanabiliyorlar. 

Öğrenciler okul servisleri ile evlerinden ücretsiz bir şekilde alınıyor ve bırakılıyor. 

Sınıfa girer girmez nöbetçi öğrenci telefonları alarak özel bir dolaba kilitliyor. Dersler bittiğinde telefonlar kendilerine yeniden veriliyor. Böylece öğrencilerin derslerine odaklanmaları sağlanıyor. 

Okulda, Koç’luk sistemi uygulanıyor. Her 10 öğrenciden bir Koç sorumlu oluyor.  Öğrencilerin ders dâhil her türlü sıkıntı ve sorunlarıyla Koç ilgileniyor. 

Öğrencilerin kendi mesleklerini öğrenmeleri için yeterli donanıma sahip uygulama alanları bulunuyor. Meslek dersleri dört ayrı atölyede uygulamalı yapılıyor. Ödüllü projeler ve ödüllü yarışmalarla işe heyecan katılıyor. 

Bazı Teknik Üniversitelerle işbirliği protokolleri imzalanmış. Üniversite-teknik lise-sanayi işbirliğinin güzel bir örneği sergileniyor. Okul her yıl onlarca proje ile TÜBİTAK’a başvuruyor. Bu projelerin büyük kısmında destek alıyor. 

Okul bu yıl Türkiye’de bulunan Mesleki Teknik Liselerden sınavla öğrenci alan nitelikli tüm okullar arasında Endüstriyel Otomasyon Teknolojileri ve Metal Teknolojisi bölümlerinde en yüksek puanla öğrenci alan birinci okul, Makine Teknolojileri bölümünde ise üçüncü okul olma başarısı gösterdi.   Bu başarısı ile Türkiye’de söz sahibi bir okul durumunda.  Bu yıl yüzde 7 ile öğrenci alarak kendi alanında yeni bir rekor kırdı. 

İkinci Organize Sanayi içerisinde bulunan okulda öğrenciler daha ilk gününden itibaren sanayi atmosferi kokluyorlar.  Dışarıdaki her türlü olumsuzluktan arındırılmış durumda.  

Öğrenciler kültürel aktiviteler, sosyal projeler ve geziler gibi ders dışı etkinliklerle de takviye ediliyor. 

Sınavla öğrenci alan bu Nitelikli Proje Okulu’nda Türkiye’yi 2053, 2071 hedeflerine ulaştıracak geleceğin aranan mühendisleri, aranan nitelikli teknisyen, tekniker ve ustaları yetiştirilmek isteniyor. İlk mezunlarını iki yıl sonra verecek okulda hedef çıtası bir hayli yükseğe konulmuş durumda. Nitelikli bu liseden nitelikli üniversitelere nitelikli öğrenciler yetiştirilmeye çalışılıyor. 

Her yönü ile farklı bir projenin eseri olan bu okul Konya’nın yüz akı bir okul olma yolunda hızla ilerliyor. Bu özelliklerin çoğu henüz tüm vatandaşlar tarafından bilinmiyor. Bilinmesi halinde daha başarılı öğrencilere ev sahipliği yapacağından kuşkum yok.  

Yıldızı parlayan bu okulu tanıtmak gerekir diye düşündüm.  Okula emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.