Ülkemizde takımların başında, birkaçını ayırırsak hep aynı teknik direktörleri görmeye alıştık. Hatta aynı teknik direktörün bir sezonda 2-3 takım çalıştırdığını da görmeye de alıştı bu gözler…

Ülkemizde sanki yeni teknik direktörler çıkmıyor gibi hep aynı kişiler dönüp dolaşıp birbirlerinin yerine geçiyor. Artık değişim şart bu ülkede… Ligimizde genç ve idealist hocaların sayısının artması gerekiyor… 

Genç teknik direktörler hep idealist ve hedefleri olmuş insanlardır. Bu hedeflerine de korkmadan yürürler…

Genç teknik direktörlerin avantajları nelerdir: 

Başarıya aç olmaları  

Çalışma enerjileri 

Oyuncularla daha kolay iletişim kurabilmeleri 

Teknolojik ve bilimsel yeniliklere açık olmaları 

Dünya futbolundaki gelişmeleri yakından izlemeleri

Bu avantajları kullanabilenler şaşırtıcı sonuçlar alabiliyor.

Örnek olarak Sergen Yalçın, Erol Bulut ve İlhan Palut'u verebilirim… Elde ettikleri başarılar ortadadır…

Bütün bunlara baktığımızda Konyaspor Başkanı Hilmi Kulluk’un teknik direktör olarak 44 yaşındaki İlhan Palut’a takımı emanet etmesi cesur bir adımdı.

Sezonun ikinci yarısında çok zorlu bir yerde olan takımı devralan İlhan Palut, ne kadar devrimci bir teknik direktör olabileceğinin sinyallerini daha ilk maçında vermişti.

44 yaşındaki teknik adam, Şubat’ta dümene geçtiği yeşil-beyazlı takımın iskeletini adeta maçlar oynanırken oluşturdu. Dümeni hep sıkı tuttu ve gemiyi hiç rotadan çıkarmadı...

Geçen sezon ve bu sezon yaşanan sıkıntılarla berabere özgüvenini kaybeden bir takımı, yeniden küllerinden çıkardı İlhan hoca ve ekibi…

Sürekli gol atmaya yönelik, izleyene zevk veren bir futbol anlayışını takıma kazandıran yine İlhan hoca idi…

Konyaspor’un artık kendinden emin, ne yaptığını bilen, plan ve programı olan bir teknik direktörü var.

Konyaspor’un  mazeret yerine çözüm üreten ve kadrosuna kısa sürede özgüven kazandıran bir teknik direktörü var.

Konya olarak İlhan Palut’a sahip çıkmamız gerekiyor… Onunla gelecek sezon da devam edilip, başarı yakalayabilir bu takım…

Göreve gelecek olan yeni yönetimin kendisine her açıdan yatırım yapan "yeni nesil" teknik adamına güvenirse ve onun önünü açarsa... Türk futbolu ile birlikte  yıllardır içinde bulunduğumuz  kısır döngüyü daha kolay kırar ve eskisinden daha hızlı gelişiriz…