Süper Lig’in zorlu sayılabilecek deplasmanlarından biri olan İstanbul'dan 1-1’lik skor ve 1 puan ile döndü Konyaspor. Başakşehir ile oynadığı son maçlarda gerek iç, gerekse dış sahada oldukça zorlandığını düşünürsek, alınan 1 puanının önemini anlamlandırmak daha kolay olacaktır.

Maç kazanmak için oynanması gereken oyun ilk yarım saatte oynanan oyundur bana göre. Takım gol attıktan sonra aklıma ilk gelen, nasıl bir oyun sistemi ile devam edeceğimizdi. Başladığı gibi maç sonuna kadar kendi oyunumuzu oynamaya çalışsaydık çok rahat bir galibiyet alacağımızdan şüphem yoktu ama kronik sıkıntımız ‘skoru korumaya yönelik oyun’ çok geçmeden geri geldi ve 2 puanı Başakşehir Fatih Terim Stadı’nın çimlerine bıraktık.

Maçın  ilk devresinin  ilk yarım saat oynan iyi oyun ve girilen gol pozisyonları umut verdi. Sezon başından beri çoğu maçta oyun kalitesinden ziyade savaşan takım hüviyetinde olan Konyaspor'un üzerine koyarak gittiğini ve tünelin ucundaki ışık huzmesinin giderek büyüdüğünü söyleyebilirim. Kazanamasa da kaybetmeyi kabul etmeyen bir yapıda olmaları bunu söylememdeki en büyük etken.

İkinci yarıda, ilk yarı oynanan şahane oyundan eser yoktu. Aynı 11 ile başlamamıza rağmen İlhan Hoca’nın özellikle deplasmanda öne geçince skoru koruma telaşı stresli bir ikinci yarıya neden oldu. İlk yarıda çok silik bir görüntü veren rakibe topu verip yaslanınca maça ortak olmaya çalışan Başakşehir bir de gol bulunca alışageldiğimiz o panik havası yine geldi. Rakip hücum oyuncuları son vuruşlarda biraz şanslı olsa mağlup bile ayrılabilirdik sahadan. Neyse ki stres hüsrana dönüşmedi ve sahadan 1 puanla ayrıldı Konyaspor.

İlk yarıdaki mükemmel oyun önümüzdeki hafta iç sahada Fenerbahçe maçında da devam eder,  Konyaspor sahadan galip ayrılırsa yoluna ve hedefine emin adımlarla ilerler.